Otomotiv sektöründe güvenlik en önemli etkenlerdendir. Çağımızın otomobilleri olan elektrikli otomobiller doğaya katkısının yanı sıra, ne kadar güvenli olduğu da tartışma konusu.
Bu sebepten elektrikli otomobil üreticileri, güvenlik konusunda birçok teste tabi tutmuştur. Bu testlerden başarı ile geçmesine rağmen insanlarımızın güvenlik ile ilgili merak ettikleri bununla sınırla kalmayıp beraberinde birçok soruyu da getirmiştir.
Elektrikli otomobilimi yağmurda, karda şarja takarsam çarpılır mıyım? Full batarya ile kaç kilometre giderim? Gibi soruların dışında en önemli sormamız gereken soru:
‘Elektrikli otomobil bataryası olası bir kaza anında ne kadar güvenli?’
Otomobil üreticileri, ilk zamanlardan bu yana hayat kaybını azaltmak adına sistemler geliştirmek için büyük çaba sarf ettiler ve emniyet kemerleri, hava yastıkları en iyi örneklerdir bunun ile birlikte güvenlik ekipmanları da büyük etkiye sahiptirler.
Elektrikli otomobillerde ki bataryalara gelirsek lityum-iyon bataryaların yüksek enerji yoğunluğu olması ve tek tek paketler halinde bulunan akülerin enerji miktarı, boyutuna göre oldukça büyüktür. Bu nedenle lityum-iyon piller elektrikli otomobiller için muhteşem bir enerji kaynağı olmuştur.
Lityum-bataryalar kullandığımız birçok telefon, tablet gibi elektronik aletlerde vardır ve elektrikli otomobillerde ki gibi onlarda olan büyük sıkıntı pillerin aşırı ısınma konusu olmuştur. Pilleri serin tutmak oldukça önemlidir, piller ne kadar sıcak olursa patlama riskleri kadar fazla olur. Tesla, bu konuda otomobil çalışırken sıcaklığı mümkün olduğunca düşük tutmak için radyatör soğutmalı soğutma suyunu akü paketi boyunca dolaştırdı. Nissan ise elektrikli LEAF modelinde, bir hava soğutma sistemi kullanıyor. Pillerin tam büyük bir paket olmayıp, paketler halinde küçük paketlerden meydana getirilmesi de kısmen bir güvenlik tercihidir.
Bunun ile birlikte ısınma problemini çözdükleri gibi birçok elektrikli otomobilde bataryalar alt tabanında bulunmaktadır ve bu konuda Tesla Model S’in 2013 yılında bir otomobili kaza geçirdikten sonra bataryasında delinmeden dolayı çıkan yangından sonra, otomobil üreticisi alttan olacak hasarlara ve batarya delinmelerine karşı otomobillerinin altına titanyum bariyer ekledi.
Elektrikli otomobillerde bataryalar oldukça ağırdır ve bu sebepten otomobilin ağırlık merkezi yere çok yakın olmak ile beraber sürüş keyfini artırmaktadır. Elektrikli otomobil üreticileri, bataryalarını son derece dayanıklı bir kafesin içine yerleştirmekte ve çarpışma detektörleri pil paketinin darbelere karşı dayanımını oldukça artırmıştır. Bunun yanı sıra olası bir kaza anında da geliştirdikleri yazılımlar ile pillerin gücünü devreden kesen sigortalar gibi bir dizi ihtiyati önlem alıyorlar.
Yazımızın sonlarına doğru gelirken ülkemizde de olan en büyük sorunlardan biri alt yapı sorunları olmaktadır ve fazla yağan bir yağmurda birçok caddeler, yollar ve köprü altlarını su basmaktadır. Otomobiller bu sulardan geçmeye çalışır kimi kalır ve otomobili olduğu gibi su basar. Bu konuda elektrikli otomobiller de bu tür su birikintilerinde ne kadar güvenli? Herhangi bir kısa devrede elektrik çarpma riski veya motora su kaçma riski var mıdır? Gibi sorulara da cevap vermeliyiz.
Caddelerde yüzen otomobillerin veya su basmış yolda kalan otomobille oldukça fazladır. Otomotiv üreticileri, hangi otomobili kullanıyor olursanız olun, sular altında kalmış bir yola girmememiz oldukça önemli olduğunu söylemektedirler.
Bu nedenle, söz konusu yollarda bir elektrikli otomobilin, içten yanmalı otomobilde potansiyel bir 12 V ateşleme kaynağı olan bir benzinli otomobilin benzin ve petrol sızıntısından daha tehlikeli olup olmadığı konusu oldukça önemlidir.
Her şeyden önce, elektrikli otomobilde elektrikli bileşenlerin uyması gereken IP (Uluslararası Koruma) derecelendirme sistemi vardır. (IP derecelendirmesi satın aldığımız birçok şeyde listelenmiştir.).
Tipik bir IP derecesi ‘IP65’ olacaktır, içeri giren kuru maddelere (örneğin; toz) karşı sızdırmazlık anlamına gelir ve ikincisi durum ise su girmesine karşılık gelir. IP65, ürün toz girmesine karşı tamamen sızdırmaz ve düşük basınçlı su püskürtmelerinden her yönden korunur.
Elektrikli otomobilde elektrikli bileşenler, özellikle de motorun yüksek gerilim bölümlerinde, hız kontrol cihazında ve aküde olanlar, IP66 veya daha iyisi olarak değerlendirilmiştir. Su girişi için güçlü su jetlerine karşıda korumalı, anlamına gelir. (BTW: ‘8’ en yüksek su giriş derecesidir ve temel olarak bir denizaltı için isteyeceğiniz su giriş derecesidir!)
Sözlerimizi toparlamak gerekirse elektrikli otomobil bataryaları güvenliği konusunda çok büyük sorunlar vardır. Ancak bu konular için büyük ölçüde güvenlik sorunları çözülmüş olup daha da yeni teknolojiler ile sorunlar için birçok çözüm yolu ortaya çıkacaktır.
Murat BELEN(Fashion4car Elektrikli Otomotiv Editörü)
(Not: Yazının tüm hakları saklıdır. Link verilmeden ve izinsiz yayınlanması yasaktır.)