Türk otomotiv sanayinde “Sürdürülebilirlik Raporu” yayınlayan ilk otomotiv üreticisi olan Tofaş, 8’inci raporunu kamuoyu ile online olarak paylaştı.
Şirket, Covid-19 salgınının tüm insanlık ve iş dünyası üzerinde benzeri görülmemiş etkilerinin yaşandığı 2020 yılında, başta çalışanları olmak üzere, tüm paydaşlarının sağlığını korumayı, istihdamın korunmasını ve çalışan gelir kaybının önlenmesini önceliklendirirken, başarılı faaliyet sonuçlarıyla ekonomik değer yaratmayı sürdürdü.
Tofaş, üretimde çevre etkisini azaltmaya yönelik faaliyetlerine, ArGe ve dijitalleşme yatırımlarına devam etti.
Türk otomotiv sanayinde “Sürdürülebilirlik Raporu” yayınlayan ilk otomotiv üreticisi olan Tofaş, 8’inci raporunu bu yıl da web üzerinden interaktif formatta paylaştı.
Tüm sektörlerde olduğu gibi küresel otomotiv sektöründe de ticaret ve tedarik zincirinde aksamalar yaşanmasına rağmen, 250 bin üretim, 118 bin adetlik ihracat ve iç pazar satışlarındaki yüzde 93’lük yerli üretim payı ile ülkemizin önde gelen sanayi kuruluşları arasında yer alan Tofaş, sektöre ve ekonomiye değer yaratmayı da sürdürdü. Türkiye otomobil ve hafif ticari araç pazarında temsil ettiği Fiat, Fiat Professional, Alfa Romeo, Jeep®, Ferrari ve Maserati markalarıyla 142 bin adet satış gerçekleştirerek, pazar payını yüzde 18,4’e yükseltti. Fiat, 2020 yılında otomobil ve hafif ticari araç toplam satışlarındaki ilk sıradaki yerini korudu. Egea ailesi 225 milyon ABD doları yatırımla yenilendi ve aileye Cross modeli eklendi. Türkiye otomotiv ihracatının yüzde 13’ünü gerçekleştiren Tofaş, aynı zamanda ülkemizin en büyük 10 sanayi kuruluşu arasında yer aldı. 2020 yılında, farklı alanlardaki 9 insan kaynakları uygulaması ile Stevie Awards ve Brandon Hall Group tarafından ödüllere layık görülen şirket, yenilikçi öğrenme ve teknoloji çözümleri ile The Stevie Awards for Great Employers ve Stevie International Business Awards’ta 3 ödül aldı.
Konuyla ilgili açıklamada bulunan Tofaş CEO’su Cengiz Eroldu, “2020 yılında başlayan Covid-19 salgınının tüm insanlık ve iş dünyası üzerinde eşi benzeri görülmemiş etkileri oldu. Dünya üzerinde milyarlarca insan fiziksel, duygusal ve finansal zorluk yaşadı. Pandemi sürecinden ülkemiz de büyük ölçüde etkilendi. Tofaş olarak başta çalışanlarımız olmak üzere, tüm paydaşlarımızın sağlığını korumayı, istihdamın korunmasını ve çalışan gelir kaybının önlenmesini önceliklendirirken, işimizin de sürekliliğini sağlayarak ekonomik değer yaratmaya devam ettik. Uzun yıllardır yatırım yaptığımız ArGe, dijitalleşme ve inovasyon çalışmalarımız, bilgi birikimimiz ve çevik hareket etme kabiliyetimiz, bu zorlu dönemde bize büyük bir güç sağladı.” dedi.
Eroldu: Üretimde kaynak tüketimimizi azaltırken geri kazanımı arttırıyoruz.
Tofaş kültürü içerisinde tüm çalışanların için güvenli bir iş ortamı yaratmayı temel sorumluluk olarak kabul ettiklerine ve iş sağlığı ve güvenliğinde WCM (Dünya Klasında Üretim) kapsamında örnek fabrika olduklarına da değinen Eroldu; “Bu sorumluluk ile pandemi gerekliliklerine göre iş sağlığı güvenliği kurallarımızı güncelleyerek, koruyucu önlemler, uzaktan çalışma gibi hızla devreye alınan pek çok uygulama ile çalışanlarımızın hayatını güvenli hale getirmeyi hedefledik. Günümüzde toplumsal farkındalığın da arttığı bir diğer odak konumuz ise iklim krizi ve adaptasyon oldu. Sorumlu üretim ve tüketim anlayışı çerçevesinde doğal kaynak tüketimini ve atık oluşumunu azaltırken, geri kazanım oranlarımızı arttırıyoruz. Bu kapsamda 2024 yılı hedefimiz, 2011 baz yılına göre yüzde 33 emisyon azaltımı ve uzun vadede karbon nötr tesis olmak” dedi.
100’ün Üzerinde “Nesnelerin İnterneti” Projesini Devreye Aldık
Tofaş ArGe’nin FCA grubunun Avrupa’daki 2 büyük Ar‑Ge merkezinden biri olduğunun da altını çizen Eroldu, “Devam eden yatırımların yanı sıra ürün geliştirme yetkinliğimizi arttırmak amacıyla ArGe Merkezimizde 10 milyon euroluk yeni test ekipmanları yatırımı yaptık. Tofaş ArGe Merkezi; 2020 yılı içerisinde yoğun olarak Egea model ailesinin yenilenme faaliyetlerini yürütürken, FCA’nın ArGe projelerine de destek vererek, mühendislik ihracatı da gerçekleştirdi. Yer aldığımız AB araştırma projeleri sayısı 26’ya çıkarken, Turkishtime Türkiye Ar‑Ge 250 Araştırması’na göre, ArGe Merkezi faaliyetlerinde 23 patentle en fazla patent alan 7’nci şirket olduk. 2020 yılı içerisinde yenilikçi çalışmalarımız sonucunda, 36 adet yeni patent başvurusunu da gerçekleştirdik. Yaşadığımız zorlu pandemi koşullarında elde ettiğimiz bu başarıların ardında, sürdürülebilirlik anlayışıyla uzun yıllardır geliştirdiğimiz uygulamaların önemli bir rolü var. Değer zincirimizin de dahil olduğu, çevresel ve sosyal konuları içeren risk ve aksiyon tanımlamalarımız iklim krizi, toplumsal cinsiyet eşitliği gibi perspektifler dikkate alınarak oluşturulmuş olsa da, pandemi sürecinin etkilerine karşı çevik yönetim, dijital dönüşüm, aksiyon hızı, yenilikçi bakış açısı da kararlarımıza büyük katkı sağladı” diye konuştu.
Fabrikamızda gönüllülük esasıyla sağlık ekipmanı ürettik
Cengiz Eroldu pandemi boyunca, Tofaş Fabrikası’nda gönüllülük esasıyla gerçekleştirilen faaliyetlere de kısaca değindi. Eroldu, “Farklı birimlerimiz ana faaliyetlerinin yanı sıra yıl içerisinde toplumsal ihtiyaçlara karşı çevik hareket ederek kurumsal duyarlılık örneği sergiledik. Tasarım ve üretimini ArGe merkezimizde gerçekleştirdiğimiz koruyucu sağlık ekipmanlarını 70 ildeki sağlık kuruluşuna teslim ettik. Toplamda 50 bin siperlikli maske ile 1.300 biyolojik örnek alma ve entübasyon kabini ürettik. Ayrıca, taleplerin toplandığı, üretim ve sevkiyat fonksiyonlarının takip edildiği online bir platform oluşturduk; diğer firmaların da sağlık ekipmanı üretimine destek olmalarına imkân sağlamak için ekipman tasarımlarını açık kaynak olarak paylaştık. Fiat markamız ve BiTaksi bir iş birliği gerçekleştirdi. Türkiye’de bir ilk olan “Kabinli Taksi” projesini Ar-Ge Merkezimizde, sürücüleri ve yolcuları virüsten koruyacak özel bir ayırıcı izolasyon sistemi geliştirerek hayata geçirdik. Ayrıca tüm markalarımızda servis hizmetinin alınmasından bağımsız, araç dezenfeksiyon hizmetimizi ücretsiz olarak sağladık” dedi.
Eroldu son olarak “2020 yılı sonuçlarımızı ve Sürdürülebilirlik performansımızı değerlendirirken, FCA ve PSA gruplarının birleşme görüşmelerinin tamamlandı ve her iki şirketin yüzde 50 paya sahip olduğu “Stellantis” grubunun, Ocak 2021 itibarıyla kuruluşu gerçekleşti. Bu ortaklıkla yaratılan gücün, şirketlerin operasyonel ve sermaye verimliliğinin yanı sıra, büyüme ve teknoloji geliştirme kapasitesini artırması hedefleniyor. Tofaş olarak biz de yeni oluşumun yaratacağı sinerji ve artı değerlerle, gücümüzü ve performansımızı arttırmaya odaklanacağız” diyerek sözlerini noktaladı.
