Düşüşe geçen otomobil satışlarına bir darbe de akaryakıt zamlarıyla geldi. Rusya-Ukrayna savaşının etkisiyle iki haftada 7 kez zamlanan akaryakıt fiyatları nedeniyle birçok tüketici otomobil alımını erteledi. Bu dönemde yakıt tüketimi daha düşük modellere yönelik ilginin arttığı belirtiliyor.
Rusya-Ukrayna savaşının otomotiv sektörüne etkileri derinleşiyor. Üretimde maliyet baskısı ile tedarik sıkıntısı artarken, savaş iç pazar satışlarına yansımaya başladı. Rekor kıran akaryakıt zamları, birçok tüketicinin otomobil alım kararını ötelemesine neden olurken, ilgi az yakan otomobillere kaydı.
Enerji maliyetleri pandemiyle birlikte tüm dünyada yükselişe geçerken, Rusya-Ukrayna savaşı petrol fiyatlarında rekor artışların yaşanmasına neden oldu. Brent petrolün varili 140 dolara dayandı. Sadece mart ayında 7 kez zamlanan akaryakıt fiyatlarındaki artış, son bir yılda yüzde 200’ü aştı. Son zamlarla benzin ve motorinin litre fiyatı 20 TL’nin üzerinde çıktı. 50 litrelik yakıt deposunu doldurmanın maliyeti bin TL’ye yükseldi. 5 gün işe giden ve günde gidiş dönüş 80 km yol yapan bir çalışanın yakıt maliyeti aylık 4 bin TL’yibuluyor. Artan fiyatlar, araç kullanımını da önemli ölçüde düşürdü. Çoğu tüketicinin artan yakıt maliyetleri nedeniyle mecbur olmadıkça kendi aracı ile trafiğe çıkmadığı belirtiliyor. Tüm bu sebeplerle otomobil almak isteyenler de artık iki kere düşünüyor.
DÜNYA’ya konuşan Toyota Türkiye Pazarlama ve Satış A.Ş. CEO’su Ali Haydar Bozkurt, Rusya-Ukrayna savaşının başlamasıyla tarihi zirveleri gören yakıt fiyatının tüketici talebini baskıladığını kaydetti. Bozkurt, “Akaryakıt fiyatlarının yüksek seyretmesi araç satışlarını; ÖTV, kredi faizleri, vergi oranları ve kurların yüksek seyretmesi gibi farklı argümanlar ile birlikte doğal olarak etkiliyor. Bu durum karşısında tüketicilerin taleplerini erteleme yoluna gittiklerini gözlemliyoruz” dedi.
“Hibrit araç %36 daha az yakıyor”
Yakıt maliyetlerindeki artışın etkisiyle hibrit araçlara eğilimin arttığını ifade eden Ali Haydar Bozkurt, şöyle devam etti: “Tasarruflu sürüşe son yıllarda büyük ilgi gösteren Türk kullanıcıları da hibritlere yönelme eğilimine gitti. Veriler Türkiye’deki hibrit otomobillerin payının da toplam satışlarda yüzde 8’ler seviyesinin üzerine çıktığını gösteriyor. Bu oranın 2012 yılında sadece yüzde 0,04 olduğunu düşünürsek, geldiğimiz noktanın ne kadar önemli olduğu ortada.
İlk hibrit otomobili 2007 yılında Türkiye’ye sunan Toyota, pazardaki toplam hibrit otomobil satışlarında ise yüzde 40’lık pay ile pazarda açık ara önde bulunuyor. Bozkurt, “Toyota hibrit otomobillerin özellikle şehir içi kullanımlarda da önemli avantajlar sağlamasında karşılık buluyor. Toyota hibritler otomobiller, hafif hibritler başta olmak üzere diğer hibrit araçlardan farklı olarak kullanım süresinin yüzde 50’sini elektrikli motor ile kat ederek daha fazla yakıt tasarrufu sunuyor. Yapılan ölçümlerde; dizele göre yüzde 15, benzinliye göre yüzde 36 oranında daha az yakıt tüketim maliyetine de sahip olan hibritler birçok ülke ve bölgedeki düşük emisyon standartlarına da olumlu cevap veriyor.”
“LPG’li Civic Sedan Eco’ya talep arttı”
Maliyetler ve yakın bir coğrafyada savaş olmasının etkisiyle tüketicilerin yıl içerisinde satın alma yaklaşımlarında farklılık görülebileceğine dikkat çeken Honda Türkiye Kıdemli Genel Müdür Yardımcısı Bülent Kılıçer, “Özellikle faiz kararları ve artan akaryakıt fiyatları satışlarda etkili olabilir” dedi. Kılıçer de akaryakıt fiyatlarındaki artışın bazı tüketicilerin alım kararını öteleyebileceğini, araç alacakların ise ekonomik modellere yöneldiğini söyledi.
Kılıçer, “Akaryakıt fiyatlarında LPG ile benzin arasındaki makasın açılması Civic Sedan Eco modelimize olan ilgiyi daha da artırıyor. Zaten fabrika çıkışlı LPG’li Civic modelimizi Türkiye pazarında güçlü konuma getiren de pazarın ve tüketicilerin ihtiyaçlarına uygun olmasıydı. Şehir içi kullanımlarda hibrit modellerin sağladığı yakıt tasarrufu, kullanıcılarına önemli avantajlar sağlıyor. Honda Türkiye olarak farklı segmentlerdeki CR-V, Jazz ve Mart ayında satışa sunduğumuz HR-V hibrit modellerimiz ile müşterilerimizin talep ve beklentilerini karşılamak üzere çalışıyoruz. Bu bakımından hibritlerin ve daha uzun vadede elektrikli araçların ivme kazanacağını öngörüyorum” dedi.
Hyundai’de rekor elektrikli satışı
Hyundai Assan satış birimi yetkilileri de akaryakıt zamları nedeniyle mart ayında ilk iki ayın toplamından fazla elektrikli araç sattıklarını söyledi.
“Tüketici kararsızlık yaşıyor”
Otoshops Genel Müdürü Melih Mutlu da son dönemde akaryakıta üst üste gelen artışların yeni araç alımını olumsuz etkilediğini söyleyerek, şöyle konuştu: “Tüketici bu noktada bir kararsızlık sürecine girdi. Aynı zamanda gelen akaryakıt zamları ile birlikte kırılgan olan piyasa ikinci el satışlarında da etkisini gösteriyor. Son bir yılda artmış olan talep, gelen akaryakıt zamlarından sonra hibrit ve elektrikli araçlar özelinde daha da artmış oldu. Tüketicilerin özellikle düşük yakıt tüketimine sahip ve menzil engeli olmayan hibrit araçlara olan ilgisini artırdığını gözlemliyoruz.”
Yakıt fiyatları ABD’de Tesla siparişlerini artırdı
Akaryakıt fiyatları sadece Türkiye’de değil tüm dünyada artıyor. ABD’de artan yakıt maliyetleri elektrikli araç markası Tesla siparişlerini artırdı.
İhracatta 33 milyar dolar hedefi hayal mi oluyor?
Rusya-Ukrayna savaşının üretim ve iç pazarda olduğu gibi ihracat tarafında kayıp yaratması bekleniyor. Türkiye’nin en önemli ihracat pazarı olan AB’de savaşın etkisiyle otomotiv satışlarında daralma sinyalleri gelmeye başladı. Salgının önlemlerinin azalması ile AB’de otomobil satışlarının yeniden artışa geçmesi bekleniyordu ancak savaşın talebi yeniden baskılayacağı ifade ediliyor. Bu da Türkiye’nin ihracatına olumsuz yansıyacak. Sektör henüz oacak ayında belirlediği 33 milyar dolarlık ihracat hedefini revize etmedi. Ancak sektör temsilcilerine göre, savaş uzadıkça bu hedefe ulaşmak giderek zorlaşıyor.
Türkiye’nin otomotiv ihracatında lider şirketlerinden Ford Otosan’ın Genel Müdürü Haydar Yenigün, savaşın etkilerini en aza indirmek için büyük çaba harcadıklarını vurgulayarak, “Ukrayna savaşı ile ilgili otomotiv alanında uluslararası faaliyetler yürüten bir şirket olarak, uluslararası barış ve istikrar açısından, yaşananlardan derin üzüntü duyuyoruz. Ancak Türkiye’de otomotiv sektörünün esnek ve dirençli yapısı sayesinde, planlarımızı ve yatırımlarımızı anlık durumlara göre değil daha uzun vadeli şekillendirebilecek durumdayız. Dolayısıyla mevcut durumun sektörümüzün ve faaliyetlerimizin üzerindeki etkisinin sınırlı olmasını bekliyoruz. Şu ana kadar ana ortağımız Ford Motor Company’nin aldığı önlemler ve şirketimizin tedarikçileri ile yaptığı planlamalarla da mevcut durumun etkilerinin en aza indirilmesi sağlandı” diye konuştu.
İkinci elde durgun satışa rağmen fiyatlar artıyor
İkinci el piyasasında fiyatlar şimdiden yükselişe geçti. Sektör yetkilileri, ikinci el araç piyasasında yaşanan son gelişmeleri ve beklentilerini DÜNYA’ya anlattı. Otoshops Genel Müdürü Melih Mutlu, ikinci el otomobil fiyatlarının RusyaiUkrayna savaşının da etkisiyle yeniden yükselişe geçtiğini ifade ederek, “Parça tedariki ve çip krizinin derinleşmesiyle sıfır araç maliyetlerinde yaşanan artışlar sıfır otomobil fiyatlarını yukarı yönlü revize edecek. Son günlerde gerçekleşen kurun yukarı yönlü hareketi ile sıfır araç fiyatlarında artış öngörüsünün ikinci el otomobil fiyatlarına da artış olarak yansımasını bekliyoruz. Sıfır otomobil fiyatlarındaki artış beklentisi, 2. El otomobil sahiplerinin araçlarını satmakta kararsızlık yaşamalarına neden oluyor. Arz-talep oluşmadığından pazarda bir durgunluk yaşanıyor. Bahar aylarının da yaklaşmasıyla birlikte ikinci el pazarda talebin artmasını bekliyoruz” açıklamasını yaptı.
2plan İcra Kurulu Başkanı Orhan Ülgür de geçmiş iki aya göre mevsimsel hareketliliğin bir sonucu olarak fiyatlarda hafif yukarı yönlü gidiş başladığına dikkat çekerek, “Önümüzdeki süreç için net bir değerlendirme yapmak şu aşamada zor. Mevcut durum devam ederse talebin çok artmayacağı ama bunun yanında kurlara bağlı olarak fiyat artacağı öngörüsünde bulunabiliriz. Önümüzdeki süreci savaşın süresi, çip krizi, üretim maliyetlerindeki artış ve araç fiyatlarına etkilerine kadar birçok konuda netlik sağlanması ile mümkün olabilir” dedi.
Akaryakıt zammı nakliye masrafını katladı
Akaryakıt maliyetlerindeki artış, otomotiv sektöründe lojistik maliyetlerini de artırıyor. Gülan Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Alp Gülan, “Birlaç hafta öncesine kadar İstanbul’dan Bodrum’a araç sevkiyatı için 800 TL öderken şimdi bu rakam 2.500 TL’ye çıkmış durumda. Artan lojistik maliyetleri de araç fiyatına yansıyacak” dedi.
Satışı, kiralamacı ve yatırımcı ayakta tutacak
Otomobil ve hafif ticari araç pazarı bu yılın ilk iki ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 14 daralarak 92 bin adet olarak gerçekleşmişti. Sektör temsilcileri henüz mart ayına yönelik satış adedi öngörüsü yapmanın zor olduğunu ifade ediyor. Ancak showroom trafiğinde yavaşlama olduğu belirtiliyor. Kar yağışı nedeniyle özellikle son 5 gün showroom trafiği zaten durma noktasındaydı. Ancak kar yağışından bağımsız bayi trafiğinin azaldığı belirtiliyor. Trafiğin azalmasında fiyat artışlarının yanı sıra çip krizi nedeniyle bayilerde oluşan sıranın erimeye başlamasının da etkili olduğu belirtiliyor. Diğer yandan, alım gücü düşen tüketici talebinde daralma yaşanırken, pandemi nedeniyle filo alımları öteleyen kiralama şirketlerinin bu ay alıma geçmesi bekleniyor. ODD Genel Koordinatörü Hayri Erce, otomobilin hala bir yatırım aracı olarak görüldüğünü ifade ederek, “Herkes elindeki parayı koruma derdinde. Bu nedenle otomobil yatırımı yapan da var” dedi.
Sıfır otomobilde yeni zamlar kapıda
Rusya-Ukrayna savaşının etkisiyle otomobil fiyatlarının da artması bekleniyor. Döviz kurunun yeniden yükselişe geçmesi otomobil fiyatlarını yukarı çeken nedenlerden biri olacak. Diğer yandan üretim maliyetlerindeki artış da fiyatlara yansıyacak. Otomotiv sektörünün ana hammaddeleri olan çelik, sac, alüminyum paladyum ve nikel gibi hammaddelerin son 30 yılın en yüksek haftalık artışına sahne oldu. Yanı sıra lojistik maliyetlerinde de yüksek artışlar yaşanıyor. Tüm bunların araç fiyatlarına kademeli olarak yansıtılması bekleniyor. Fiyatları artıracak başka bir neden de parça tedarikindeki sorunlar nedeniyle araç bulunurluk sorunun artmasının beklenmesi. Çip krizinin yeniden derinleşmesinden endişe ediliyor. Savaştan önce çip krizi ve tedarik sorunun yılın sonuna doğru çözüleceği umudu vardı. Şimdi ise toparlanma için 2024 yılı konuşulmaya başladı.
Dönemsel araç kiralama talebi artıyor
Artan otomobil fiyatlarının kısa dönem araç kiralama talebini artırması bekleniyor. Özellikle günlük ve dönemsel kiralamada artış olacağı öngörülüyor. Garenta ve ikinciyeni. com Genel Müdürü Şafak Savcı da otomobil fiyatlarındaki artışın dönemsel kiralamayı daha cazip hale getirdiğine dikkat çekerek, “Araç kiralamaya olan talep artıyor. Bunu hem kendi kiralama sayılarımızda hem de yapılan araştırmalarda görüyoruz. Bu yılın ilk iki ayında gerçekleştirdiğimiz kiralama sayısı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 50 artmış durumda. Elbette kısıtlamaların son bulması da burada etkili ancak yine de talebin arttığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Talepteki artışı tek bir değişkene bağlamak doğru olmayacak. Ancak otomobil fiyatlarındaki artış dönemsel kiralamayı daha cazip hale getiriyor. Uzun tatil dönemleri ve yaz aylarının gelmesiyle birlikte talebin daha da artacağını söyleyebiliriz” açıklamasını yaptı.
Aysel YÜCEL- Dunya.com